Portakal Çiçeği Karnavalı'nın üçüncü gününde, geçmiş ile gelecek arasında köprü kuran ve sanatın evrenselliğini vurgulayan "Eskizden Piksele Dijital Sanat: Anadolu Edition" sergisi, restore edilerek müzeye dönüştürülen Milli Mensucat Fabrikası'nda festival için özel olarak hazırlandı ve sanat tutkunlarıyla buluştu. Bu özel mekân ve eserler, ziyaretçilere keyifli bir zaman geçirme fırsatı sundu.
Adana Müze Kompleksi, özel olarak festival için hazırlanan sergilerden biri olan "Matraki: Bir Osmanlı Yıldızı"na ev sahipliği yaptı. Matrakçı Nasuh'un "Beyân-ı Menâzil-i Sefer-i Irâkeyn-i Sultân Süleymân Hân" eserinden esinlenerek oluşturulan sergi, Türkiye Kültür Yolu Festivali'nin benzer rotalarından ilham alarak Kent Müzesi'nde sanatseverlerle buluştu. Sergide, geleneksel ve modern sanat disiplinlerinden eserler sunan sanatçılar, Matrakçı Nasuh'un eserindeki şehir manzaralarını ziyaretçilerle paylaştı. Ayrıca, sanatını organik kavramı üzerine kuran Fulya Alışır'ın "Odyssey /Arayış" adlı sergisi, Tarım Müzesi'nde festivalin en dikkat çekici işlerinden biri olarak sergilendi. Adana Müze Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinliklerden biri de "Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Takı Sergisi"ydi. Bu sergide, Osmanlı dönemine ait tarihi ve kültürel takı örnekleri ile etnografik nitelikteki ilk defa sergilenen eserler, ziyaretçilere Osmanlı döneminden günümüze takı kültürünün izini sürme fırsatı sundu.
Türkiye Kültür Yolu Festivali'nin üçüncü gecesinde, Haluk Levent, Merkez Park'ta sahne aldı ve konser alanı dinleyicilerle dolup taştı. Sevenlerinin büyük ilgisini çeken Levent, performansı sırasında sahneden inerek izleyicilerle birlikte şarkılarını seslendirdi. Adana'da geçirdiği çocukluk yıllarının özel anılarını paylaşan sanatçı, şehrin kendisi için ne kadar önemli olduğunu vurguladı. Portakal çiçeği kokusuyla bu festivalin benzersiz bir deneyim sunduğunu dile getiren Levent, "Dünyada böyle harika bir iklim ve koku yok" diyerek Adana'nın özel atmosferine dikkat çekti.
Çocuklar Sahnedeydi
Türkiye Kültür Yolu Festivali'nin renkli atmosferine müzik dolu bir katkı, Çukurova Filarmoni Derneği Çoksesli Çocuk Korosu'ndan geldi. 1 Mart 1999'da seçmeleri kazanan 52 çocuktan oluşan bu koro, Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası bünyesinde ve Çukurova Filarmoni Derneği himayesinde kuruldu. Festival kapsamında "100. Yıl Çocukları" adlı konserle dinleyicilerle buluştu. Çoksesli Çocuk Korosu'nun 25 yıldır süregelen amacı; çocuklara erken yaşta profesyonel müzik eğitimi sunmak, Adana'da çok sesliliği tanıtmak, sanat sevgisini aşılamak ve gençleri güzel sanatlar liseleri ile konservatuar sınavlarına hazırlamaktır. Bu muhteşem konser, izleyicilerden büyük alkış aldı.